42 yıldır resim yapan sanatçı Atila Aktürk, 80’li yıllarda 80’li yılların politikalarını eleştiren resimlere yer verdiğini, türbanın Türkiye’de bir sorun olacağını öngörerek daha önceden bunu resmettiğini ve 2015’te Sessiz Çığlıklar ile başlayan son serisinin ortaya çıkış hikayesini her cuma saat 18:30’da Türkiye Haber Portalı YouTube kanalında yayınlanmakta olan Sanatın Evrim’i programında Eylül Aşkın ile paylaştı.
“Bu ülkede yaşadıklarımın ve yaşayamadıklarımın resmini yapacağım.”
Marmara Üniversitesi Eğitim Fakültesi Resim Bölümü mezunu olan sanatçı, kariyerini resim alanında ilerletmek istediğine üniversite yıllarında karar vermiş. Bugün ise resimlerini “Yazamadığım öykülerim.” olarak betimleyen Atila Aktürk, eserlerinde yaşam öykülerini ve iç dünyasını ifade ediyor.
“Ülkemizde resim önemli dersler arasında sayılmıyor.”
Güzel resim olmadığını ve resimden not verilmemesi gerektiğini savunan emekli öğretmen, “Resim bence ders değildir. Kimseye zayıf vermedim. İdarecilerle de bu yüzden hiç anlaşamadım.” şeklinde konuştu.
“Bir sanatçının naif ve duyarlı bir yanı olmalı.”
Sıradan insan ile sanatçının duyarlılığının farklı olması gerektiğini dile getiren Atila Aktürk, sanatçının bir şeyleri diğer insanlardan daha farklı görebiliyor olması gerektiğini, bu gözlem ve deneyimlerden elde edilen birikimlerin tuvale dökülmesi gerektiğini düşündüğünü ifade etti.